Sezaryen ile doğum yapmanın adet döngüsü üzerinde olumsuz bir etkisi yoktur. Sezaryen doğum ve normal doğum yapan anneler, bebeklerine ek gıda vermeyip yalnızca emziriyorlarsa genellikle doğumdan sonraki üçüncü ayda ilk adet kanamasını yaşamaya başlarlar. Ancak sezaryen doğumdan sonra ilk bir veya iki ayda, "kırk sonu" olarak adlandırılan ve adet kanamasıyla karıştırılan bir kanama da görülebilir. Bu kanama, adet kanamasının başladığı anlamına gelmez.

Sezaryen sonrası adet döngüsü, bazı annelerde daha kısa sürede düzenlenirken, bazı annelerde bu süreç 10 aya kadar uzayabilir. Bu nedenle annelerin telaşa kapılmamaları önemlidir. Zira bu durum, kısa bir süre içinde düzene girecektir. Sezaryen doğumdan sonra bazı annelerde adetler hemen başlayabilir ve düzenli bir şekilde görülebilir. Emziren annelerde ise emzirme döneminde salgılanan hormonlar nedeniyle yumurta üretimi olmayacağı için yeniden gebe kalma durumu olmayabilir.

Adet döngüsünün düzenli olup olmaması, annenin metabolizması ile ilgilidir ve her kadında farklı şekilde görülebilir. Ancak bilinmelidir ki doğumdan sonra adet kanaması görmemek veya bebeği emzirmek hamile kalmayı engellemez. Bu nedenle adet döngüsü başlamamış olsa dahi ve emzirme durumu devam etse bile her annenin korunma yöntemlerine başvurması gerekir. Emzirmek, gebelikten koruyan bir faktör değildir.

Sezaryen doğumdan sonra yaşanan ilk kanama genellikle kırmızı renkte bir akıntı ile başlar ve daha sonra pembe, kahverengi, sarımsı veya beyaz renge dönüşerek devam edebilir. Bu, normal ve beklenen bir durumdur.

Sezaryen doğumdan sonra emzirmeler bittiği halde adet kanamaları başlamamışsa veya ciddi adet düzensizlikleri yaşanıyorsa ve şiddetli kanama durumu varsa, doktora başvurmakta fayda vardır. Bu, olası komplikasyonların erken teşhis ve tedavi edilmesi açısından önemlidir.

Sezaryen sonrası adet döngüsü ile ilgili dikkate alınması gereken diğer noktalar şunlardır: